DANIŞTAY 15.
DAİRESİ
BAŞKANLIĞI’NA
SUNULMAK
ÜZERE ANKARA 5. İDARE MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİ İÇİN
NÖBETÇİ OSMANİYE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI’NA
Dosya No: 2015/4851 Esas, 2015/5131 Karar
KARAR
DÜZELTME TALEP
EDEN
DAVACI :
Mustafa DEMİR-
DAVALI :
SAĞLIK BAKANLIĞI
KARAR
VEREN MAHKEME: ANKARA
5. İDARE /2014/480Esas, 2014/1341 Karar
TEMYİZ MAHKEMESİ : DANIŞTAY 15. İDARESİ
TEMYİZ
DOSYA NO :
2015/4851
Esas, 2015/5131 Karar
KARAR TARİHİ : 11.09.2015
TEBLİĞ TARİHİ :
16.12.2015
KONU :
Danıştay 15.
Dairesinin 11.09.2015 tarih ve 2015/4851 Esas, 2015/5131 karar numaralı
Kararının KARAR DÜZELTME istemidir.
AÇIKLAMA : Oğlum Halil Demir 06.08.2004
tarihinde Ağır yaralanmalı trafik kazası geçirmiş olup bu gün itibariyle %98
beyin özürlü ve bakıma muhtaç kalmıştır. Kamu kurumlarıyla rezalete dönen
mahkemesi ve Rüşvet Davaları ile uğraşmaktan sağlığım bozulmuş ve Hemodiyaliz
Hastası olmuştum. Kamu Denetleme Kurumuna mağduriyetinin giderilmesi için
İran'da uygulanmakta olan Böbrek Nakli uygulamalarının bir benzerinin ülkemizde
de uygulanması ile mağduriyetimin bir nebze giderilmesi için başvurunca Kamu
Denetleme Kurumunun isteğiyle bu dava oluştu.
Dava
Ankara 5. İdare mahkemesinde görülmeye başlandı. Karar verilirken sanki ülkede
savaş varmış gibi saçmalanarak İranda
Böbrek Ticareti olduğu ileri sürülse de bunun nasıl bir ticaret olduğu açıklanamadı.
Avrupa Biyotıp sözleşmesine madde belirtilmeden atıf yapıldıysa da biz temyiz
dilekçemizde maddenin metnini yazarak bunun iran usulüne bir engelinin
olmadığını izah ettik. Ülkenin sanki savaşta olduğunu ima eden Anayasa'nın 15.
maddesini gerekçe yapıldıysada biz ülkemizde herhangi bir olağanüstü durum,
savaş vs. bulunmadığını, velevki olsa bile bu maddenin bile bizi
desleklediğini, 17. maddenin zaten bizim talebimize uygun olduğunu açıkça izah
ettik. Dava dilekçemizde böbrek naklinde İran üsülünün uygulanmasında herhangi
bir engel bulunmadığını, aksine Anayasamızın 10. maddesine göre rahatlıkla
uygulanabileceğini ve bunu uygulamaya da Sağlık Bakanlığının yetkili olduğunu
ve bu yönden bir karar verilmesini talep ettik.
On
yıldan fazladır oğlumun kazası nedeniyle hukukla uğraştığımdan artık hukuk
kitabı yazacak şekilde tercübe sahibi olduğum için Danıştay 15. Dairesinin
benim mağduriyetimden ve böbrek nakinde İran usulü veya benzeri usulden tek
kelime bahsetmeden Red etmesi bana şu fıkrayı hatırlattı: Bektaşiye sormuşlar
Abdestsiz namaz Olur mu? diye. Demiş olur! Nası olur? demişler. Cevaben: Ben
kıldım oldu. Demiş. Bizim Hakimler de "Ben Karar verdim, oldu"
diyerek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde kaybettikleri hukuksuz dava
birinciliğini almak için var güçleri ile çalışmaktadırlar.
Hukuk
kitabı çalışmalarımda bir istatistik dikkatimi çekti. Japon Hükümeti
mahkemelerinde %3 civarında olan yanlış karar yüzdesini sıfırlamak için
komisyon kurarken bizim ülkemizde %88 olan hukuksuz kararların daha fazlasını
vermenin yolları aranmakta, vicdan yerine cüzdanla karar verilmektedir. Bu da
bir Başbakan tarafından Meclis Kürsüsünde dile getirilmekte fakat hukuksuz
karar verenler hala korunmaktadır. Bu nedenle bizde çalışmalar yaparak vicdanı
yerine cüzdanı ile karar verenleri teşhis ve teşhir etmek için ne gerekiyorsa
yapacağız. Elde ettiğimiz bilgi ve belgeleri de kurmuş olduğumuz derneğimizde
yayınlayarak derneğimize gelir sağlayacağız.
Oğlumun
kazası nedeniyle yaşadığım mağduriyetleri ve mahkemelerdeki hukuk skandalları
nedeniyle açılan davalara örnek olarak size Vakıfbank Davasında bir dilekçe
örneği gönderiyorum. Bu dilekçede anlayacağınız bu davaya tıpa tıp
benzemesidir. Vakıfbank Davasında, Banka Avukatının isteğiyle 3 mahkemede
zırvalanınca artık bunun bir kitap haline getirileceği belirtilmiş ve yaşanan
hukuksuzluklar sıralanmıştır. Bunun üzerine size gönderdiğim bu dilekçeye yeni
bir dosya numararsı verilerek yeni bir dava açılmıştır. Bu Böbrek Nakli
davasında da Sağlık Bakanlığı
Müsteşarının isteğiyle hukunu içine edilerek Avukatlık ücreti Sağlığın ve
Hukuksuzluğun önüne geçirilmiştir.
Şu unutulmasın: Bu davayı her ne karar ben açtıysam da
benim şahsımda tüm organ bekleyen vatandaşları ilgilendirmektedir. Kamu
Denetleme Kuurumu'nun isteği üzerine açılan bu davanın neticesi de Kamu
denetleme kurumuna iletilmekle kalınmayacak, bir kitap haline getirilerek
amaçları arasında hastalara yerdım etmek, Sağlık ve Rehabilitasyon tesisleri
açmak olan derneğimize gelir sağlanacaktır. Bu nedenle bizim kişilerle herhangi
bir husumetimiz yoktur. Dava dilekçemizde ve cevaplarımızda açıkça
belirttiğimiz gibi Böbrek Naklinde İran usulünün ülkemizde uygulanması ülkemiz
menfaatinedir. Şu an diyalize giren bir vadandaş için sağlıklı kişiden nakil on
yıllık diyaliz masrafından ortalama %70 daha hesaplıdır. Sağlanacak iş gücü ve
memnuniyeti de cabasıdır. Dilekçemizde de belirttiğimiz gibi yaşanan böbrek
ticareti ve hukuksuzluklar da önlenecektir. Biz kanunlara uygun olmayan,
kişilerin isteği, bilgisi ve onayı dışında herhangi bir talepte bulunmadığımız
gibi sizin karşı çıktığınız organ ticaretine biz de karşıyız. Organ ticareti
teklifi tarafımıza yapıldığı için bu davayı açmış bulunmaktayız. Bir zamanlar
ülkemizde var olan Tütün yasağı gibi binlerce mağdur yaratmadan bu yasağın
kaldırılması için çalışma ve düzenleme yapılması için bu dava açılmıştır. Tek
kelime bahsetmeden "ben verdim oldu" mantığıyla karar verilmesi
hukuka aykırıdır. Bu nedenle hukuken ne gerekiyorsa yapılmaktan tereddüt
edilmeyecektir. Vakıfbank davasında olduğu Anayasa da bile saçma karar
çıkartılsa da sonuç alıncaya kadar üzerine gidilecektir. Ya nakil için gereği,
ya da mağduriyetimizin bedeli mutlaka alınacaktır.
NETİCE VE TALEP : Yukarıda
açıklanan nedenler ve Re’sen Mahkemenizce tespit edilecek sair nedenlerle;
HUKUKA, HAKKANİYETE VE VİCDANA aykırı olan Ankara 15. İdare Mahkemesinin
13.11.2014 tarih ve Esas No:201/480;Karar No:2014/1341 sayılı kararının
onanmasına karar veren Danıştay 15. Dairesinin 11.09.2015 tarih ve Esas
No:2015/4851;Karar No:2015/5131 Karar
sayılı kararının DÜZELTİLMESİNE
KARAR VERİLMESİNİ ve Mahkeme Mastaflarının davalı idare üzerinde bırakılmasını
talep ederim.
Ek:
11. İdare yenileme dilekçesi sureti.
21.12.2015
Mustafa DEMİR
Davacı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder