2 Eylül 2018 Pazar

TİHEK ŞİKAYET


TÜRKİYE İNSAN HAKLARI VE EŞİTLİK KURUMU BAŞKANLIĞINA



     Oğlum Halil Demir'in 6.8.2004 tarihinde Ankara-Bala İlçesinde Bala İlçesi sonrası yaşanan RÜŞVET rezaleti nedeniyle 15 yıldır davamız henüz sonuçlanmamıştır.

      Bir kuyumcunun beni davacı ettirmeyeceğini ileri sürerek gerçek evrakları yok ettirmesi neticesinde bizimde nüfusumuz neticesinde karşımızda kaza yapanlar değil Adalet Bakanlığı yetkilileri kalmıştır.

       Her şikayetimize Anayasanın 138. maddesi gereğince hiç kimsenin Hakim ve savcılara emir ve talimat veremeyeceğini ileri sürerek şikayetimizi görmezden gelen bakanlık, bizim açtığımız 2016/3090 sayılı idari davada Hukuk birimi olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı üzerinden Bala Başsavcılığı ve Sulh Ceza hakimliğine resmi yazı ile talimat vererek Savcılıktan tüm gerçekleri yok saydıran bir soruşturma ve Ankara 16. İdare mahkemesine de "mağdur olmadığımıza" dair karar çıkartılmıştır.

       Adaletle karar vermesi gereken bakanlık vatandaşın adaleti bilmediğini düşünerek Anayasanın 138. maddesi gerekince kanuna uygun karar vermeyenleri denetleme yerine bizzat 138. maddeyle emredilen "hiçkimsenin hakim ve savcılara emir ve talimat veremeyeceği" emrini hiçe sayarak evir ve talimat vermiş ve ayrımcılık ve hukuksuzluk yapmıştır.

      Kurumunuz, yapılan ayrımcılığı İnsan haklarına aykırı olduğu açık olduğundan incelemesi ve bu hukuksuzluk gereğince verilen kararla yaşanan mağduriyetin incelemesini yapmakla yükümlü olduğundan bu şikayet oluşturulmuştur.

      Adalet Bakanlığı Hukuk birimince verilen talimat, alınan cevaplar ve bu talimatlar sonucu bala Savcılığınca ve Ankara 16. mahkemesinin 2016/3090 sayılı dosyasında verilen mağduriyet kararı ilişikte dosya halinde sunulmuştur.

        Gereğini bilgilerinize arz ve talep ederim. 2.9.2018

                                                                                 Mustafa Demir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder