3 Ağustos 2015 Pazartesi

ADALET: 3.İDARE TEMYİZ


NÖBETÇİ DANIŞTAY İLGİLİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI’NA

SUNULMAK ÜZERE ANKARA 3.İDARE MAHKEMESİNE GÖNDERİLMEK İÇİN

NÖBETÇİ OSMANİYE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE

                                                                             Dosya No: 2013/2105 Esas, 2015/492 Karar

 

TEMYİZ EDEN DAVACI    :   Mustafa DEMİR

DAVALI                                 :    ADALET BAKANLIĞI

KARAR VEREN MAHKEME:   ANKARA 3. İDARE MAHKEMESİ

DAVA DOSYA NO               :   2013/2105 Esas, 2015/492 Karar

KARAR TARİ           :   30.03.2015

TEBLİĞ TARİHİ                 :    30.07.2015

KONU                                    :   Gerekçeli Temyiz.

AÇIKLAMA                         :    Oğlum Halil Demir; 06.08.2004 günü akşamı kaldırımda yürürken Bala Lisesi önünde 15 yaşında, ehliyetsiz ve gözünün biri kör, diğeri de renk körü olan Murat Çalış tarafından aşırı süratle arkadan çarpılmak suretiyle kazaya maruz kalmıştır. Kazanın kaldırımda ve arkadan çarpmak süretiyle meydana geldiği ve suçu babasının üslendiği kaza anında bize bildirilmiş, Emniyet Amir Vekili ve Başkomser Ali Mülayim bizzat evime gelerek bu durumuda doğrulamıştır. Bizde yaralımız ağır olduğundan onunla ilgilendik. Ancak birbuçuk ay sonra resmi evrakları aldığımızda kazanın yol ortasında meydana geldiğini öğrendik. Hemen harekete geçerek resmi işlem başlattık.  Daha sonra kazanın üçüncü günü akşamı (Pazar akşamı) İlçede Kuyumculuk yapan ve bir siyasi partinin eski başkanı olan Abdulkadir Kılıç tarafından araya hatırlı kişi koyarak savcıyı Rüşvetle etkilemiştir. Savcının talimatı üzerine Karakolda evraklar ve raporlar değiştirilmiştir. Bazı polislerin karşı çıkması üzerine karakolda tartışma çıkmıştır.   Abdulkadir Kılıç başta Savcılık  olmak üzere Emniyet Amiri vekili Ali Mülayim ve Trafik Polisi Mustafa Güdek ve bazı polisleri satın almış ve karakolda “Beni davacı ettirmeyeceğini” iddia etmiştir. Ben resmi işlemleri başlatınca Savcılık Jandarma Uzman Çavuş Abdulkadir Öztürk’ü Bilirkişi olarak görevlendirmiş, araya rüşvet alan polisler girerek onunda rüşvet karşılığı polisten daha kötü bir rapor hazırlamasını sağlamışlar ve “Polisleri nasıl şikayet eder, ben daha kötü vereyim de görsün” lafını kullanmıştır. Ancak daha sonra benimde nüfuzlu olduğumu öğrenince Kuyumcu Abdulkadir Kılıç’ın dükkanına giderek meseleyi tekrar konuşmuş ve raporunu rüşvet karşılığı düzenlediğini kabul etmek zorunda kalmıştır. Bilirkişi konuşunca Polislerde konuşmuş tüm Rüşvet trafiği ortaya çıkmıştır. Bunun üzerine karşı taraf susmak zorunda kalmıştır. Olayın halk arasında duyulması üzerine başta kaza yapan taraf olmak üzere yalan söyletilen tanıklar evrakların ve raporun rüşvet karşılığı değiştirildiğini inkar edememişlerdir. Onbir yıldır karşımızda kaza yapanlar değil Rüşvet alan Hakim ve Savcılar ve onlara soruşturma izni vermemek için  direnen Adalet Bakanlığı vardır. Rüşvetçiler, Bakanlık Yetkililerince hala korunmaktadırlar. Tüm delil karartmaları başarısız olmasına, yalan söylettikleri tanıklar çözülmesine rağmen Adalet Bakanlığı hala delil olmadığını iddia etmektedir. Halbuki yalancı tanıklara yapılacak yasal işlem tüm sorunu çözecektir.

            RÜŞVETÇİ Hakimler ve Savcılar hakkında dava açılmış ve Tazminat talebiyle şu an Bireysel Başvuru olarak Anayasa Mahkemesindedir. Rüşvetle verilen zararlar da on misliyle  tazminat davası bittiğinde ayrıca dava edilecektir. Hakim Fuat Pembeçiçek Ceza İşleri Daire Başkanı olması nedeniyle Dosyası ayrılmış ve bu dava oluşmuştur. Bizde bu RET kararını kabul etmiyoruz. Temyiz ediyoruz.

            Kaza tarihinde Bala Asliye Ceza hakimi olan Fuat Pembeçiçek'te Bala Kaymakamlığına verdiğim 26.10.2004 tarihli dilekçe üzerine Bala Asliye Ceza Mahkemesinde 2004/95 Dosya numarası ile suçu üstlenen Ahmet Çalış ve kaza anında arabada bulunan kardeşi Gülden Çalış adına göstermelik bir Ceza  Davası açmış ve hiçbir ceza verilmeden de bu dava kapatılmıştır.

            Bu dava sırasında yalan söyletilen tanıklar Can Gürbüz ve Kepçeci Mustafa Yaşar'in yalanları ortaya çıkmasına rağmen Hakim Fuat Pembeçiçek tarafından bu tanıklara hiçbir işlem yapılmamıştır. Bu da "Hakim Fuat Pembeçiçek'în Kuyumcu Abdulkadir Kılıç'tan Rüşvet Aldığının" kanıtıdır. Zira benim hiçbir kusuru olmadan kaldırımda yürüyen ve arkasında ani bir darbeyle beyin sapı hasar alarak tüm yaşamı bir kabusa çevrilen, tüm bakımı tarafımızdan yapılan  oğlumun Rüşvetle suçlu ilan edildiğinin de kanıtıdır. Adalet Bakanlığı yetkilileri saçma gerekçelerle soruşturmaya izin vermemeleri bu gerçeği değiştiremeyecekir. Bunun bedelini be bu ülkede olmasa da AİHM'de mutlaka ödeyeceklerdir. Zira oğlumun suçlu bulunmasına dair biri bizde gizlenerek İki defa Ankara Adli Tıp Kurumunda alınan Rapor kepçeci Mustafa Yaşar ve Can Cürbüz'ün yalan ifadelerine dayanmaktadır. Mahkeme sırasında Can Gürbüz'ün Hakim Fuat Pembeçiçek tarafından alınarak  Ankara 3. Çocuk Mahkemesine gönderilen ifadesi dosyadan çıkartılmış ve yok edilmiştir. Tanık Kepçesi Mustafa  Yaşar'ın 2004/95 Dosyadaki "Benim Savcılıkta verdiğim ilk ifadem doğrudur" ifadesi de oğlumun 2/6 suçlu bulunduğu Bala Asliye Ceza Mahkemesindeki 2006/113 nolu dosyamıza girmemiştir. Yine yalan söyletilen tanıkların yalanı ortaya çıkınca Rüşvetçi Hakim ve Savcılarca "Yeniden dinlenmesine gerek yoktur." denilmek suretiyle aldıkları rüşveti hak ettirmek için oğlumun RÜŞVETLE suçlu bulunmasını sağlamışlardır.

            Hakim Fuat Pembeçiçek bu yalancı tanıklar hakkında gerekli yasal işlemi yapsaydı benim hiç bir kusuru olmayan oğlum suçlu bulunmayacak, mahkememiz de bu kadar uzamayacak ve razalete dönmeyecekti. Somut delil olmadığını iddia eden ilk olarak Ahmet Çalış adına düzenlenen Kaza Tespit tutanağını, Can Gürbüz'ün kayıp ifadesini önüme koyar, Rüşvet alanlar ve Yalancı tanıklar hakkında yapılan işlemi de ortaya koyar. Ondan sonra karar verir. Adalet oyuncak değildir. Benim delil göstermediğimi söyleyen vicdanı satılıklar gitsin başka iş yapsın, Adaleti alçaltmasın. Onbir senedir tüm davalarda aynı teranelerle uğraşıyoruz. Bunun mutlaka bir bedeli olacaktır.

            Bala Karakolunda, Bala Savcılığında ve Bilirkişi görevlendirilmesinde RÜŞVETLE İŞ GÖRÜLÜRKEN Bala Asliye Ceza Hakimi Fuat Pembeçiçek'tir ve tüm bu yaşananları bilmektedir.  RÜŞVET ALDIĞI İÇİN GÖREVİNİ KÖTÜYE KULLANMIŞTIR. Soruşturulmasına izin verilmesi gerekmektedir. Bize Ceketini satarak bizi mağdur etmeyeceklerine söz vermelerine rağmen sattıkları Ceketle Polis, Savcı,Hakimleri satın almışlardır.                                            

Kazadan 11 yıl geçmiştir. Oğlum başkasının bakımına muhtaç bir halde %98 beyin özürlü sakat kalmıştır. Oğlum ifade verecek durumda değildir. Onun hakkınıda kimseye yedirmemeye kararlıyız. Bu sıkıntı ve hukuksuzluğun bedeli mutlaka alınacaktır. Geciken Adalet Adalet değildir.

 

NETİCE VE TALEP  : Yukarıda açıklanan nedenler ve Re’sen Mahkemenizce tespit edilecek sair nedenlerle; HUKUKA, HAKKANİYETE VE VİCDANA aykırı olan Ankara 3. İdare  Mahkemesinin bu kararının BOZULMASINA karar verilmesini  ve mahkeme masraflarının davalı idareye yükletilmesini  talep ederim.                              

                                                                                                                                03.08.2015

Mustafa DEMİR

                                                                                                                                  Davacı           

                       

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder