HAKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU
GENEL KURULU
BAŞKANLIĞINA
ANKARA
Konu: Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Genel Sektreterliği’nin 04.07.2019 tarih ve
90836726-2014/8836-53524 sayılı Şikayet Dilekçenize cevap konulu İadeli-Taahhütlü
yazınıza itiraz dilekçesidir.
Tebliğ Tarihi: 16.08.2019
Oğlum
Halil 06.08.2014 tarihinde Bala lisesi önünde kaldırımda bir kaza geçirmiş,
kazayı oğul yaptığı halde baba üstlenmiş ve hakkında evrak tanzim edilerek Bala
Karakolunda resmi yazı eşliğinde Pazar günü Bala’ya gelen savcıya teslim
edilmiştir.
Ememkli
Polis Memuru ve mahalle bakkalı Mekin Öktem’in ifadesiyle baba suçu üstüne
alamamış, fakat akrabası Kuyumcu Abdulkadir Kılıç'ın beni davacı
ettirmeyeceğini ileri sürerek ve rüşvet dağıtarak baba adına gerçek evrakların
yerine oğul adına suç oranı değiştirilmiş evrak ve rapor düzenlenince karakolda
tartışma ve küfürler yaşanmış, biz şikayetçi olunca da resmi yazısı Pazar günü
olan resmi kaza evrakları ve raporunun Emniyet Amiri ve Trafk polisince
pazartesi günü düzenlendiği resmi ifadeyle ifade edidiği halde başta kurumunuz
hukukçuları olmak üzere bu evrak sahtekarlığını kapatmak üzere her türlü
ahlaksız ve namussuz kararlı almakta bir beis görmemişlerdir. Bizim kuyumcunun
yalan söylettiği tanıkları konuşturmamız üzerine kaza davamıza rüşvet veren
kuyumcunun kiracısı Savcı Murat Gökhan Tahtakılıç girerek bu yalancı ve sahtekar tanıkların yeniden dinlenmelerini
engellemiş, Hakimde bu ahlaksızlığı bildiği ve gördüğü halde rüşvetini alarak
bu aşağılık rezil savcıya uymuştur. Hiçbir kusuru olmayan oğlum rüşvet
alavere-dalevere, emir-talimat ve her türlü hukuksuz ve ahlaksız kararlarla bu
rezalet örtbas edilmek istenmekte ve yapılan onca şikayet kurulunuzca
görmezlikten gelinerek bu aşagılık kişiler ve onların yemlediği hakim ve
savcılar korunmak istenmektedir. Şeref, namuş ve haysiyeti olanher hukukçu o
duruşmaya savcının değil Kuyumcunun girmiş olduğunu çok çok iyi bilir. Fakat
şerefini, namusunu ve haysiyetini satan alçaklarda bu rezilliğe gözlerini
kapatarak hukuksuzluğa göz yumar.
Aynı şekilde uzun süren oğlumun tedavi sürecinde
mahkememeizin rüşvetle rezalete dönmesi nedeniyle borçlanılmış ve icralık
olunmuş ve icralar yasal bir şekilde maaşımdan kesilerek ödenmiştir. Bahse konu
Vakıfbank Kredi kartı borcu da 2007 yılında icralık olarak maaşımdan kesilmeye
başlanmış ve 2008 yılında borcun tamamı ödenerek dosyanın kapatılması
istenmiştir.
Fakat icrada
borcu biten dosyanın itiraz edilmediği için bir yıl içerisinde kapatılması
gerektiği, taksitli icra başladığı takdirde icra işlemlerinin durdurulması
gerektiği ve hiçbirşekilde borca bileşik faiz işletilmemesi gerektiği halde
dosya kapatılmayarak ve ahlaksız şekilde bileşik faiz işletilerek 5 yıl sonra
Vakıfbank’ın manisa İli Yunusemre İlçesi Sanayi Şubesi Avukatı tarafından hakim
Ayhan Aksoy Rüşvetle satınalınarak sanki borç hiç ödenmemiş gibi, bizi
ödediğimiz borçtan daha fazla faiz ödemeye mahkum etmiştir.
Kazadan
15 yıl, borcun ödenmesinden 12 yıl geçtiği halde hukuksuz ve ahlaksız
kararlarla hala ahlaksızca mağdur edilmekteyiz. Artık sizin bu ahlaksız ve
namussuz kararlarınız bizi hiç ilgilendirmemektedir. Biz sadece hukuk yollarını
yasa ve usullerin öngördüğü şekilde tamamlamak için Hakimler ve Savcılar Kurulu
Birinci Dairesinin 14/02/2019 tarihli ve 2019/799 sayılı verilen Red kararının
kaldırılarak şikayetimizin Genel Kurulunuzca yeniden incelenmesini ve bu
rezilliğinize bir son verilmesini istiyoruz..
Gereğiniarzve talep ederim. 19.08.2019
Mustafa DEMİR
Davacı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder