27 Ağustos 2020 Perşembe

CİMER HAYAT VARLIK CEVAP

  

T.C.

CUMHURBAŞKANLIGI İletişim Başkanlığı Hukuk Müşavirliği


2-t8J 107-o-t l 0-t

l ev.ıp Dilel,,·t·,ı (\hı-,tafa ur \1 İ l{-20211 1198 t.

ANKARA 8. İDARE MAHKE'.VIESİNE

Dosya No: 2020/1198 E.

CEVAP VEREN (DAVALI)

VEKİLİ

KARŞI TARAF (DAVACI)

KONUSU TEBLİG TARİHİ

: Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Ceyhun Atuf Kansu Caddesi No: 119 Balgat/ ANKARA

: Av. Selami BİLGİN. I. Hukuk Müşaviri. (Aynı adreste)

: Mustafa DEMİR. 

: Cevaplarımızın arzıdır.

-

: 17.07.2020 (e-tebligat)

AÇIKLAMALAR

Davacı Mustafa DEMİR tarafından; icra takibi neticesinde ödenmiş borçların. Hayat Varlık Şirketi ve bazı hukuk büroları tarafından telefon vb. yöntemlerle yapılan tehdit ve tacizlerle tekrar tahsil edilmeye çalışıldığı iddiasıyla Savcılıklara yapılan şikayetlerin takipsizlikle sonuçlandığı ve konuya ilişkin olarak davacının 24/01/2019 tarihli ve 1900224193 sayılı CİMER başvurusu ile 03/01/2020 tarihli ,·e 2000027388 sayılı CİMER başvurusuna da cevap verilmediğinden bahisle Cumhurbaşkanlığı aleyhine açılan tam yargı davasında mahkemenizin 17107/2020 tarihli ve 2020 1198 E. sayılı ara kararıyla Cumhurbaşkanliğının hasım mevkinden çıkarılarak Başkanlığımızın hasım rnevkiine alınmasına karar verilmiş olup haksız ,e hukuki dayanaktan yoksun olan işbu davanın aşağıda açıklanan nedenlerle öncelikle usulden bilahare esastan reddine karar verilmesi gerekmektedir. Şöyle ki:




 

1. Vatandaşlarımızın kendileri veya kamuyla ilgili görüş-öneri, istek, şikayet, ihbar ve bilgi edinme haklarına ilişkin idari makamlara yapacakları müracaatlar; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası başta olmak üzere, 3071 Sayılı Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun, 4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu ve ilgili diğer mevzuat ile güvence altına alınmış ve bu hakkın kullanılmasına yönelik esas ve usuller düzenlenmiştir. Bunun yanı sıra mezkur kanunlar kapsamında yer alan kamu idarelerini içine alacak şekilde oluşturulan "Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER)'' sistemi ile söz konusu anayasal hakların kullanımının kolaylaştırılması amaçlanmıştır.

2. Bu kapsamda; davacı Mustafa DEMİR (T.C. Kimlik No: 54355716130) tarafından yapılan 24/01/2019 tarihli ve 1900224193 sayılı başvuru ile 03/01/2020 tarihli ve 2000027388 sayılı başvuru Adalet Bakanlığı aracılığıyla Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edilmiştir. Başvurular ilgili Başsavcılıktaki yetkili kamu personeli üzerine sırasıyla 08/03/2019 ve 28/01/2020 tarihlerinde zimmetlenmiş bununla birlikte birer suretleri ekte paylaşılan başvuru detay formlarında da görüleceği üzere her iki başvuruya da herhangi bir cevap verilmemiştir. (Ek-1,2)

3. Dava dilekçesinden de açıkça anlaşıldığı üzere, davacının tam yargı davasının gerekçesini icra takibi neticesinde ödenmiş borçların Hayat Varlık şirketi bazı hukuk büroları tarafından telefon vb. yöntemlerle yapılan tehdit ve tacizlerle tekrar tahsil edilmeye çalışıldığı iddiasıyla Savcılıklara yapılan şikayetlerin takipsizlikle sonuçlanması ve konuya ilişkin olarak davacının 24/0l/2019 tarihli ve 1900224193 sayılı CİMER başvurusu ile 03/01/2020 tarihli ve 2000027388 sayılı CİMER başvurusuna cevap verilmemesi oluşturmaktadır.

Ancak, CiMER başvuruları üzerine, başvurular ilgili Kurumlara yönlendirilmekte ve ilgili Kurumlarca verilen cevaplar da baş,urucuya bildirilmektedir. Diğer bir ifadeyle, başvuruculara verilen cevaplar doğrudan ilgili Kurumların cevapları olup cevapların içeriği ve başvuruya cevap verilmemesi noktasında CİMER 'in bir rolü bulunmamakta, CİMER yalnızca başvuruların cevaplanmasına aracılık etmektedir. Hal böyle iken, CİMER başvurusuna cevap verilmemesi halinde husumetin CİMER'den dolayı Başkanlığımıza değil, işlemi yapan veya başvuruya cevap venneyen ilgili Kurumlara vöneltilmesi gerektiği ortadadır.

4.       2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'rıun "Dilekçeler üzerine ilk inceleme" başlıklı 14 üncü maddesinin 3 üncü fıkrası;

"Dilekçeler. Dcnışıayda daire başkanının görevlendireceği bir tetkik hakimi, idare ,,e vergi mahkemelerinde ise mahkeme başkanı veya görevlendireceği bir üye tarafindan:

a) Görev ve yetki,b) idari merci tecavicu. c) Ehliyet, d) idari davaya konu olacak kesin ve viiriitulmesi gereken bir işlem olup olmadığı, e) Süre aşımı, f) Husumet, g) 3 ve 5 inci maddelere uygun olııp olmadıkları.

Yönlerinden sırasıyla incelenir." hükmünü,

Mezkur Kanunun 14 üncü maddenin 6 ncı fıkrası ise; "Yukarıdaki hususların ilk incelemeden sonra tespit edilmesi lıaliııde de davanın her safhasında 15 inci madde hükmü uvgulaııır. " hükmünü içermektedir.


2/3


 

2577 sayılı Kanunun -tu, inceleme üzerine verilecek karar" başlıklı 15 inci maddesinde, 14 üncü maddenin 3/f bendindeki yazılı halde, davanın hasım gösterilmeden veya yanlış hasım gösterilerek açılması halinde, dava dilekçesinin tespit edilecek gerçek hasma tebliğine, karar verileceği açıkça düzenlenmiştir. Başkanlığımızın işbu davada gerçek hasım olmadığı ise açıktır.

Yukarıda izah edildiği üzere, dava konusu edilen işlemlerin doğrudan İlgili Kurumların işlemi olduğu. CİMER 'in başvurusu cevabının doğrudan ilgili Kurumlarca verildiği. CİMER tarafından yalnızca bu cevapların başvurucuya bildirildiği, dolayısıyla da CİMER'in başvurucuya verilen cevabın içeriğinde veya cevap verilmemesinde bir dahili bulunmadığı. dolayısıyla da Başkanlığımızın dava konusu edilen işlemlerle bir ilgisi bulunmadığı, dikkate alınarak bu yönüyle Başkanlığımızın hasım mevkiiderı çıkarılarak davanın gerçek hasma tebliğ edilmesi, aksi takdirde Başkanlığımız yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmektedir.

5.

Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2 nci maddesinde tam yargı

davalarının. idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılabileceği düzenlenmektedir. Somut olayda ise, davacı tarafından. ödediği iddia edilen icra dosyalarının Hayat Varlık şirketi ve birtakım hukuk büroları tarafından tehdit ve tacizlerle yeniden tahsil edilmeye çalışıldığından bahisle savcılıklar nezdinde yaptığı şikayetlerin sonuçsuz kalması üzerine tazminat talebinde bulunulmuştur. Dolayısıyla da somut olayda davacının idari eylem veya işlemlerden dolayı kişisel haklarının doğrudan zarar görmesi durumunun mevcut olmadığı ortadadır. Kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının bir an için kişisel hakkının doğrudan zarar gördüğü düşünülse bile bu durumda dahi davanın dayanağının, davacının savcılıklara yaptığı şikayetlerin sonuçsuz kalması olması nedeniyle husumetin Adalet Bakanlığına yöneltilmesi gerektiği açıktır.

SONUÇ VE İSTEM:

Yukarıda arz ve izah etmeye çalıştığımız nedenler ve re'sen dikkate alınacak nedenlerle, öncelikle Başkanlığımızın hasım mevkiiderı çıkarılmasına. bilahare davanın reddine, yargılama giderleri ve 659 sayılı KHK uyarınca hükmedilecek vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep ederim.

e-imzalıdır Selami BİLGİN I. Hukuk Müşaviri

Ek:

1- 1900224193 2- 2000027388

Ceyhun Atuf Kansu Caddesi No 122 Balgat-ANKARA Tel No:312 583 6081 Faks: 312 473 6060

E-posıa : ahmeıerdeııı.crbek@iletisinı.gov.tr

Ahmet Erdem ERBEK İletişim Uzmanı

3/3 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder