|
|
|
T.C. CUMHURBAŞKANLIGI
İletişim Başkanlığı Hukuk Müşavirliği |
|
2-t8J 107-o-t l 0-t l ev.ıp Dilel,,·t·,ı (\hı-,tafa ur \1 İ l{-20211
1198 t. |
|
ANKARA 8. İDARE
MAHKE'.VIESİNE |
|
Dosya No: 2020/1198 E. |
|
CEVAP VEREN (DAVALI) |
|
VEKİLİ |
|
KARŞI TARAF (DAVACI) |
|
KONUSU TEBLİG TARİHİ |
|
: Cumhurbaşkanlığı
İletişim Başkanlığı Ceyhun Atuf Kansu Caddesi No: 119 Balgat/ ANKARA : Av. Selami BİLGİN. I. Hukuk Müşaviri.
(Aynı adreste) : Mustafa DEMİR. : Cevaplarımızın arzıdır. |
|
- : 17.07.2020 (e-tebligat) |
|
AÇIKLAMALAR |
|
Davacı Mustafa DEMİR
tarafından; icra takibi neticesinde ödenmiş borçların. Hayat Varlık Şirketi
ve bazı hukuk büroları tarafından telefon vb. yöntemlerle yapılan tehdit ve
tacizlerle tekrar tahsil edilmeye çalışıldığı iddiasıyla Savcılıklara yapılan
şikayetlerin takipsizlikle sonuçlandığı ve konuya ilişkin olarak davacının
24/01/2019 tarihli ve 1900224193 sayılı CİMER başvurusu ile 03/01/2020
tarihli ,·e 2000027388 sayılı CİMER başvurusuna da cevap verilmediğinden
bahisle
Cumhurbaşkanlığı aleyhine açılan tam yargı davasında mahkemenizin 17107/2020
tarihli ve 2020 1198 E. sayılı ara kararıyla Cumhurbaşkanliğının hasım
mevkinden çıkarılarak Başkanlığımızın hasım rnevkiine alınmasına karar
verilmiş olup haksız ,e hukuki dayanaktan yoksun olan işbu davanın aşağıda
açıklanan nedenlerle öncelikle usulden bilahare esastan reddine karar
verilmesi gerekmektedir. Şöyle ki: |
|
|
|
1. Vatandaşlarımızın
kendileri veya kamuyla ilgili görüş-öneri, istek, şikayet, ihbar ve bilgi
edinme haklarına ilişkin idari makamlara yapacakları müracaatlar; Türkiye
Cumhuriyeti Anayasası başta olmak üzere, 3071 Sayılı Dilekçe Hakkının
Kullanılmasına Dair Kanun, 4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu ve ilgili
diğer mevzuat ile güvence altına alınmış ve bu hakkın kullanılmasına yönelik
esas ve usuller düzenlenmiştir. Bunun yanı sıra mezkur kanunlar kapsamında
yer alan kamu idarelerini içine alacak şekilde oluşturulan
"Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER)'' sistemi ile söz konusu
anayasal hakların kullanımının kolaylaştırılması amaçlanmıştır. |
|
2. Bu kapsamda; davacı
Mustafa DEMİR (T.C.
Kimlik
No: 54355716130) tarafından yapılan 24/01/2019 tarihli ve 1900224193 sayılı
başvuru ile 03/01/2020 tarihli ve 2000027388 sayılı başvuru Adalet Bakanlığı
aracılığıyla Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edilmiştir. Başvurular
ilgili Başsavcılıktaki yetkili kamu personeli üzerine sırasıyla 08/03/2019 ve
28/01/2020 tarihlerinde zimmetlenmiş bununla birlikte birer suretleri ekte
paylaşılan başvuru detay formlarında da görüleceği üzere her iki başvuruya da
herhangi bir cevap verilmemiştir. (Ek-1,2) |
|
3. Dava dilekçesinden de
açıkça anlaşıldığı üzere, davacının tam yargı davasının gerekçesini icra
takibi neticesinde ödenmiş borçların Hayat Varlık şirketi bazı hukuk büroları
tarafından telefon vb. yöntemlerle yapılan tehdit ve tacizlerle tekrar tahsil
edilmeye çalışıldığı iddiasıyla Savcılıklara yapılan şikayetlerin
takipsizlikle sonuçlanması ve konuya ilişkin olarak davacının 24/0l/2019 tarihli
ve 1900224193 sayılı CİMER başvurusu ile 03/01/2020 tarihli ve 2000027388
sayılı CİMER başvurusuna cevap verilmemesi oluşturmaktadır. Ancak, CiMER
başvuruları üzerine, başvurular ilgili Kurumlara yönlendirilmekte ve ilgili
Kurumlarca verilen cevaplar da baş,urucuya bildirilmektedir. Diğer bir
ifadeyle, başvuruculara verilen cevaplar doğrudan ilgili Kurumların cevapları
olup cevapların içeriği ve başvuruya cevap verilmemesi noktasında CİMER 'in
bir rolü bulunmamakta, CİMER yalnızca başvuruların cevaplanmasına aracılık
etmektedir. Hal böyle iken, CİMER başvurusuna cevap verilmemesi halinde
husumetin CİMER'den dolayı Başkanlığımıza değil, işlemi yapan veya başvuruya
cevap venneyen ilgili Kurumlara vöneltilmesi gerektiği ortadadır. 4.
2577
sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'rıun "Dilekçeler üzerine ilk
inceleme" başlıklı 14 üncü maddesinin 3 üncü fıkrası; |
|
"Dilekçeler. Dcnışıayda daire başkanının
görevlendireceği bir tetkik hakimi, idare ,,e vergi mahkemelerinde ise
mahkeme başkanı veya görevlendireceği bir üye tarafindan: a) Görev ve yetki,b) idari merci tecavicu. c) Ehliyet, d) idari
davaya konu olacak kesin ve viiriitulmesi gereken bir işlem
olup olmadığı, e) Süre aşımı, f) Husumet, g) 3 ve 5
inci maddelere uygun olııp olmadıkları. Yönlerinden sırasıyla incelenir." hükmünü, |
|
Mezkur Kanunun 14 üncü
maddenin 6 ncı fıkrası ise; "Yukarıdaki hususların ilk
incelemeden sonra tespit edilmesi lıaliııde de davanın her safhasında 15
inci madde hükmü uvgulaııır. " hükmünü içermektedir. |
|
2/3 |
|
2577
sayılı Kanunun -tu, inceleme üzerine verilecek karar" başlıklı 15 inci
maddesinde, 14 üncü maddenin 3/f bendindeki yazılı halde, davanın hasım
gösterilmeden veya yanlış hasım gösterilerek açılması halinde, dava
dilekçesinin tespit edilecek gerçek hasma tebliğine, karar verileceği açıkça
düzenlenmiştir. Başkanlığımızın işbu davada gerçek hasım olmadığı ise
açıktır. Yukarıda
izah edildiği üzere, dava konusu edilen işlemlerin doğrudan İlgili Kurumların
işlemi olduğu. CİMER 'in başvurusu cevabının doğrudan ilgili Kurumlarca
verildiği. CİMER tarafından yalnızca bu cevapların başvurucuya bildirildiği,
dolayısıyla da CİMER'in başvurucuya verilen cevabın içeriğinde veya cevap
verilmemesinde bir dahili bulunmadığı. dolayısıyla da Başkanlığımızın dava
konusu edilen işlemlerle bir ilgisi bulunmadığı, dikkate alınarak bu yönüyle Başkanlığımızın
hasım mevkiiderı
çıkarılarak
davanın gerçek hasma tebliğ edilmesi, aksi takdirde Başkanlığımız yönünden
davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmektedir. |
|
5. |
|
Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü
Kanunu'nun 2 nci maddesinde tam yargı |
|
davalarının. idari
eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar
tarafından açılabileceği düzenlenmektedir. Somut olayda ise, davacı
tarafından. ödediği iddia edilen icra dosyalarının Hayat Varlık şirketi ve
birtakım hukuk büroları tarafından tehdit ve tacizlerle yeniden tahsil
edilmeye çalışıldığından bahisle savcılıklar nezdinde yaptığı şikayetlerin
sonuçsuz kalması üzerine tazminat talebinde bulunulmuştur. Dolayısıyla da
somut olayda davacının idari eylem veya işlemlerden dolayı kişisel haklarının
doğrudan zarar görmesi durumunun mevcut olmadığı ortadadır. Kabul anlamına
gelmemekle birlikte davacının bir an için kişisel hakkının doğrudan zarar
gördüğü düşünülse bile bu durumda dahi davanın dayanağının, davacının
savcılıklara yaptığı şikayetlerin sonuçsuz kalması olması nedeniyle husumetin
Adalet Bakanlığına yöneltilmesi gerektiği açıktır. |
|
SONUÇ VE İSTEM: |
|
Yukarıda
arz ve izah etmeye çalıştığımız nedenler ve re'sen dikkate alınacak
nedenlerle, öncelikle Başkanlığımızın hasım mevkiiderı çıkarılmasına.
bilahare davanın reddine, yargılama giderleri ve 659 sayılı KHK
uyarınca
hükmedilecek vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar
verilmesini arz ve talep ederim. |
|
e-imzalıdır
Selami BİLGİN I.
Hukuk
Müşaviri |
|
Ek: 1- 1900224193 2-
2000027388 |
|
Ceyhun Atuf Kansu Caddesi No 122
Balgat-ANKARA Tel No:312 583 6081 Faks: 312 473 6060 E-posıa :
ahmeıerdeııı.crbek@iletisinı.gov.tr |
|
Ahmet Erdem ERBEK İletişim
Uzmanı |

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder