HATAY CUMHURİYET
BAŞSAVCILIĞINA
HATAY
Kadirli İlçe Müftülüğü Veri
Hazırlama ve Kontrol işletmeni iken 15.02.2010 tarihi itibari ile emekiye ayrılmış
emekli bir memurum. 1991 yılında Gaziantap-İslahiye Müftülük Memuru iken Gaziantep-Nurdağı’nda İshahiye eski Müftüsü
Ali Yazıcı ile yapılan bir “Yalan söylüyorsun” tartışmasından sonra Ağabeyimi
yalanları ile yanlış yönlendirip İslahiye Kaymakamı M Ali Ulutaş’a makamından
hakaretle kovdurması ve beni açığa aldırtması nedeniyle yapılan soruşturmada
yalanları açığa çıktığı için görevime iade edilmiştim.
Fakat daha sonra Diyanet
İşleri Başkanlığı ile olan bir icra davamın mahkemeye taşınması ve Osmaniye
Kadirli Müftüsünün söylemi üzerine Emekli olduktan sonra 2012 yılı Aralık
ayında Sicilimde bulunan sahte iftira evraklarını almış, aldığım bu evraakları
Diyanet İşleri Başkanlığına ve Anayasa Mahkemesine göndermiştim.
Anayasa Mahkemesinin 2012/1249 sayılı dosyasında,
Mahkemenin Adli ve İdari İşlemlerin talep edilmesi üzerine o zamanlar
Hatay-Dörtyol İlçe Müftüsü olan Ali yazıcı hakkında İdari İşlem talebinde
bulunmuş fakat olumsuz yanıt almıştım. Konuyu Hatay Valiliğine taşıyınca İdari
soruşturma açılmıştı.
Anayasa Mahkemenin 2012/1249
sayılı Dosyası sonuçlanmadan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesin TÜRKİYE hakkında
59601/9 sayılı kararına istinaden Sicilimde bulunan iftira evrakları bu
dosyadan ayrılarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmiş ve yasal işlem
talebinde bulunulmuştur. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının talebimizi kabul
etmemesi üzerine itiraz ederek konunun Sincan Ağır Ceza Mahkemesine taşınması
sağlanmıştır. Mahkeme devam etmektedir.
Hatay Valiliği İl
Müftülüğünce yapılan soruşturma baştan savma ve alelusul yapılmış ve Ali Yazıcı
korunmuştur. Bu arada, maaşını yediğim idia edilen dört kişiden Şaban
Karagöz’ün maaşını aldığı ve imzası olmadığı halde kendisine yalan ifade
verdirildiği öğrenilmiş, Bilal Özdil ise soruşturma başlamadan Askere gittiği
için soruşturmaya dahil edilmemiş ve maaşıda kısıtlı maaş olduğundan Müftü Ali
Yazıcı ve Memur Ahmet Çin tarafından gerçekten yendiği ve kendisine ödenmediği
tesbit edilmiştir. Yalan söyletilmek istenen diğer kişilerde maaşlarını
yemediğimi ve yiyeceğime de inanmadıkları yönünde ifade vermelerine rağmen
ulaşamayacağım düşünülerek Ahlaksızca ve Allahsızca İftira yazıları yazılarak
sicilime konulmuştur. Ben sicilime konulan bu iftira yazısını yazısı yazanların
ve onları koruyan üst amirlerinin Dininin ve Allahının olmadığına inanıyorum.
Bu nedenle hukuki olarak ne gerekirse yapacağım.
Bu bağlamda Hatay
Valiliğinin (İl Müftülüğün) yaptığı soruşturma dosyası Bilgi Edinme Hakkı
kanunu gereğince istenince bana yine Ahlaksızca ve Allahsızca cevap verilmiş, bana
iftira atanlar korunmuştur.
Bu nedenle:
Konu Sincan Ağır Ceza
Mahkemesinde olduğundan ve Muhtemelen Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine
taşınacağından (Biz Türk Hukuna güvenmiyoruz, sadece iç hukuku tamamlama için
çalışıyoruz)Başsavcılığınızca Soruşturma Dosyasının bir suretinin tarafıma
gönderilmesi;
Dosyama iftira yazısı
dolduran Ali Yazıcı’yı koruyan Hatay
Valiliği (İl Müftülüğü) görevlileri hakkında 5237 sayılı Yeni Türk Ceza Kanunu
gereğince 219. ,257., 281. ve 283. Maddeleri gereği Kamu Davası açılmasını ve
benim de bu davaya taraf olmamın sağlanması hususunda;
Gereğini
arz ederim. 03.03.2014
EK: 5 Sayfa Evrak.
Mustafa DEMİR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder