24 Aralık 2013 Salı

DİYANETİN CEVABI

Din İşleri Yüksek Kurulu Soru Cevaplandırma Platformu

Soru: Ben Emekli bir Diyanet mensubuyum. Görev yaptığım yerlerde yapım gereği kimseye boyun eğmediğimde ordan oraya sürüldüm durdum. Oğlum ağır bir kaza geçirince de Diyanet ve Diyanet Vakfına yardım için başvurdumsa da cevap alamadım Uğraşarak kendi Vakıf şubesinde Genel merkez yazısıyla küçük bir yardım aldım ve mahkeme bitimi ödeme taahhüt ettim sede Rüşvetle mahkememe reddedilince verdiğim söz gereği yardımı erteledim ama imzaladığım senetlerimi geri almadım. Oradan ayrılınca Başkasından çocuk doğurduğu mahkeme kararıyla tesbit edilen bir kadının yalan şikayetiyle bu yazı ve dosya "nasıl olsa yasal olarak itiraz edemez" diye borca çevrilip Başkanlık talimatıyla icraya verildim. İcrayı mahkemeye taşıdım ve resmi yazı ve yardım dosyasını istedimse de alamadım. Teslim ettiğim memur sa bu yazı ve dosyanın Diyanetten bizzat gelinip alıdığını iddia ediyor. B arada yasa değişti ve benim itiraz hakkım doğdu. Bende Savcılığa itiraz ettim. Müftünün ağzından kaçan itirafla sicil dosyamdaki evrakları aldığımda 4 kişinin maaşını yediğimi, Cami parasıyla Ankarada ev aldığımı vs. iftira evrakları ile karşılaştım. Bunu derdal Diyanet İşleri Başkanına ve Anayasa Mahkemesine sundum. Mahkeme devam ederken AİHM türkiyeyi mahkum eden Emsal bir karar verince Dosyam yeniden Sincan Ağır Ceza ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi. Sincan Dosyasını yüksek bir tazminatla yeniden Anayasa mahkemesine gönderdim. Cumhuriyet Savcılığı dosyası ise halen devam ediyor. Defalarca Başkanın sitesine ve kuruma müracaat ettimse de bir cevap alamadım. Ben merak ediyorum. Diyanet'in Dini Ne ? Bu kadar iftira ancak Diyanet İşlerinde değil İftira İşlerinde bulunmaz mı? Bu iftira evraklarına karşın Devletin ödeyeceği Tazminatın hükmü Nedir ?
Cevap:
 
İslam'a göre insan; canı, malı, namusu, haysiyeti, maddı ve manevi tüm hak ve özgürlükleri ile dokunulmaz bir varlıktır. Hiç kimse hukuk dışı bir gerekçe ile insanın maddi ve manevi varlığına tecavüz edemez. Bu itibarla, bedenen veya manen zarar görmesine sebep olan kişi,kişiler ya da kurum hakkında dava açılabilir ve muhakeme sonucunda mahkeme kararı ile verilen tazminat alınabilir. Buna göre,zarara uğrayan kişinin tazminat davası açması ve şayet mahkeme burada bir bedel takdir ederse, takdir edilen tazminatı alması caiz ve alınan para helaldir.

Din İşleri Yüksek Kuruluna: Emekli bir Diyanet mensubu olarak verdiğiniz cevabı bende biliyorum. Önemli olan sizin ilk sorumu cevaplamanızdı. Benim amacım Diyanet teşkilatıdaki Ahlaksızlığa dikkat çekmekti. Görüyorumki sizde kafanızı kuma gömüyor, ilk iki sorumu görmezden geliyorsunuz. ben ilk iki sorumun cevabını istiyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder